Retinanın tam olarak değerlendirilebilmesi için kontrendikasyonu yoksa pupillanın farmakolojik olarak dilate edilmesi ve indirek oftalmoskopi kullanılması gerekmektedir (Resim 2-33). Ancak göz hekimi olmayanların indirek oftalmoskopi muayenesi yapması pratik ve verimli değildir. Retina muayenesi için klinik şartlarında en basit ve yaygın olarak kullanılan cihaz direkt oftalmoskoptur.
Oftalmoskopide başarılı olabilmenin temel ipucu geniş bir pupilladır. Işık reaksiyonu takibinin kritik olduğu nörolojik rahatsızlıklar ve ön kamara açısı dar olan kişilerde açı kapanması krizi glokomuna yol açmamak için pupilla dilate edilmemelidir. Yenidoğan döneminde dilatasyonla fundus muayenesinin hemen hemen rutin olarak uygulandığı ülkelerde açı kapanması krizi henüz rapor edilmemiştir. Bu nedenle gerekli görülen durumlarda pupillanın bir damla %1.25 fenilefrin (%2.5 Mydfrin®’e bir birim distile su eklenerek elde edilebilir) veya %0.5 tropikamid (Tropamid®) ile dilate edilerek gözün arka segmentinin incelenmesi yararlı olabilir. Topikal ilaçların korneadan geçişini kolaylaştırmak ve etkinliğini artırmak için öncelikle bir damla proparakain (Alcaine®) gibi bir topikal anestetik kullanılması yararlıdır. Pupillanın genişlemesi için koyu renk irislerde yaklaşık olarak 45 dakika beklemek gerekir.
Direkt oftalmoskopi tekniğinde basit ilkeler aşağıdaki gibi sıralanabilir:
1. Oftalmoskopun netlik ayarının göze yaklaşık 15 cm mesafede yapılması muayene eden hekim ve hasta açısından daha büyük kolaylık sağlar. Bu aşamada oftalmoskop +10 dioptriye getirilerek öncelikle kornea incelenir. Daha sonra dioptri giderek düşürülerek ön kamara, iris, lens, ön vitreus ve nihayet retina incelemesi tamamlanır.
2. Sağ göz muayenesi için hekim sağ elini ve sağ gözünü kullanmalıdır, sol içinde tam tersi uygulanmalıdır.
3. Hasta karşıya bakarken oftalmoskop hastanın başı ile 45° açı yapacak şekilde göze yaklaştırılır.
4. Damarların giderek kalınlaştığı bölgeye doğru oftalmoskop hareket ettirilerek optik sinir başı görülür. Optik sinir başının normal büyüklük, parlak pembe-sarı renk ve normal çukurluk (<0.3) oranına sahip olması gerekir. Optik sinir başından itibaren retinal arter ve ven traseleri perifere doğru takip edilerek damar kalibrasyonu, retinada hemoraji, eksuda ve pigmentasyon varlığı taranır. Optik sinir başının hemen temporalinde damardan fakir, daha koyu kırmızı renkli olan makula bölgesi incelenir. Makulanın tam ortasında parlak inci tanesi gibi yansımaya neden olan fovea bölgesi görülmelidir. Oftalmoskopun hedefli diski seçilerek hastaya diskin tam ortasındaki hedefe (çoğunlukla bir yıldız) bakması istendiğinde hastanın foveasının bu yıldıza isabet etmesi, hastanın fiksasyonunun santral olduğunu gösterir. Bu test şaşılık tanı ve takibinde önemli bir bulgudur.
© 2022 PROF. DR. E.CUMHUR ŞENER. All Rights Reserved Designed by | OXIT BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ